Büyük devlet ve millet olmanın göstergelerinden biri de tarihindeki olayların büyüklüğü kadar büyük hatırlayışlardır. Bir toplumun yaşayan tarihi, yaşayanların hayatında ve hafızasında biriktirdiği, yaşattığı ve yaşadığı kadardır. Çünkü insanlar gibi toplumlar da hayatlarını yaşadıklarıyla, hatırladıklarıyla ve bunları yorumlama çabalarıyla biçimlenir. Tarih, yaşanmış, tamamlanmış ve kapanmış bir geçmiş zaman dilimi değil halen devam eden ve edecek olan bir süreçtir. Bu yüzdendir ki, büyük toplumlar var oluşlarındaki dönüm noktalarını insan hafızasından terk etmezler, ortak hafızalarını tazelemeye, güçlendirmeye ve güncelleştirmeye çalışırlar. Ama hayatlarını tarihe taşıyarak değil, tarihi hayatlarına, yaptıklarına ve yapacaklarına taşıyarak…
Bugün 18 Mart 2022. Çanakkale Savaşı 107 yıl önceydi. Bugün Çanakkale Boğazı’nda kazandığımız zafer Özel Ankara Maya Okulları Oran Yerleşkesinde tekrar tekrar hayat buldu. Pandemi sonrasında konferans salonumuzda pandemi koşullarına dikkat ederek öğrenci ve öğretmenlerimizin katkılarıyla hazırladığımız törenimizde aramızdan ayrılanları şehitlerimizi andık, dönemeyenlerin ardından “Vatan sağ olsun.” diye haykırdık, 200 kiloluk toplara Seyit Onbaşı ile omuz verdik, “Onbeşli”lere türkülerle ağladık…
Aziz Şehitlerimiz,
Temiz kanlarınız ile suladığınız vatan topraklarında rahat uyuyunuz. Emanetinizin bekçisiyiz. Bu duygu, düşüncelerle ve 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü vesilesiyle başta Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK ve silah arkadaşları olmak üzere, sonsuzluğa ulaşan aziz şehitlerimizi rahmet, minnet ve saygıyla anarken, tarihi boyunca topraklarına her zaman sahip çıkan yüce ulusumuza şükranlarımızı sunuyoruz.